Kıymetli Hulusi Bey
İlginizden memnum oldum. Sizler benim kadar olmasa bile hayli eski yılları bilen amatörlerdensiniz.
Pilsiz konuştum diyen bu kimse zannderim benden de yaşlı. Boş bir kimse değil. Yapmadıklarıyla övünecek yaşta olan biri değil. Ayrıca enteresan konularda çalışma yapan biri.
Uzaklara sinyal göndermek konusuna gelince, sizin verdiğiniz rakamlar, normal şartlarda, normal, standart şartların özellikleri. Şartlar zaman zaman değişebiliyor. Bir iki örnek vereyim.
1- CB cihazlar yeni çıkmıştı. Şu an için rahmetli olan benden hayli genç bir radyocu arkadaşım CB cihazda kanal 14 te dururdu. Bende de telsiz kanunu çıkmazdan önce 27.125 kanal 14 te çalışma yapardım. Bana bozuldu rahatsız oluyorum dedi. Elimde başka kristal yok. Antenimi küçülttüm, yine beni duyuyor, Benim verici güçsüz tek transistör, sadece bir deneme osilatoru. Anteni tüm kaldırdım, voltajı 1.5V' e düşürdüm, aramamızdaki mesafe engebelii 5-600 metre, ama ne zaman bir kontak yapsam, Bizim arkadaş hemen bağırıyordu
--Patrooooon yine başladın!. O yılların şartlarında bu mümkündü.
2- Orta okul sıralarında 2 arkadaş 1983 yılı öncesi kristalli tek germanyum transistörlü, modulasyonu da transistörsüz sadece bir manyetik mikrofonla yapılan bir verici yapmıştık. . Sinyali yine el yapımız bir kısa dalga alıcısıyla takip ediyorduk. 4-5 metre tel bağlayarak yayınımızı 25 metreye kadar artırabilme çalışmaları içindeydik. Sesimiz 25 metreden sonra vacuk vucuklar içinde kayboluyordu. Bir ara odamızın içindeki alıcıdan alışılmadık yeni bir ses geldi.
--Çocuklar siz ne yapıyorsunuz? İyi ürktük. O zamanın şartlarında oyuncaklar bile inanılmaz tehlike arzederlerdi. Belki bize seslenmiyordur diye düşündüm, Anteni kopardım sadece 50 cm kaldı. 50 cm lik tel ile bizi duyamazdı herhalde!
--Şimdi de bizi duyabiliyormusun?
Duyuyorum tabii gayet rahat! Bu çalışmalarımızın sonu olmuştu. Şimdi ise TV dinleme cihazı yapıyorum. Öbür odaya gitsin diye ikinci bir transistör ilave ediyorum.
3-- Gençlik yıllarımda BC108 ile 10 km alana FM bandında sinyal gönderebiliyordum. Kollektör bobinini 4 parmağım üzerine sarıyor veya o zamanları revaçta olan şimdi bulunmayan 4.5 voltluk yassı pil üzerine sarıyordum. Okuyucu soruyordu, kaç tur sarıyorsun, tel kalınlığı ne kadar. FM bandı burası Orta dalga değil. Ama yalan değildi. Hangi frekansta olacağımı hiç düşünmüyordum. FM radyoyun sesini iyice açar, telleri sarmaya devam ederdim. Bir ara radyo devrilecek gibi olurdu. Tamam vericinin ayarı yapılmıştır. Bu saçmalığın cevabını hayli düşündüm. BC108, normal FM bobiniyle son derece zayıf çıkış veriyordu. Yani bobini 4-5 tur sararsanız, 4-5 metrelik yayınınız olur. Bunu çok denedik. Bizim kocaman FM sargımız ise esasen kısa dalgada çok güçlü çalışıyor, hatta bu yüksek gücün FM bandına düşen harmoniği bile dehşet oluyordu. Bu aklıma gelen bir ihtimal, belki bir başka izah yolu olabilir. Ayrıca o zamanları ortalıkta frekans kirliliği diye birşey yoktu. Fm alıcılar da çok duyarlı, seçici ve hassas idiler.
Sizi fazla üzmeyeyim. Sizin elektronik merakınızın benimkinden fazla olmasınsdan da son derece memnunum. Uzaydaki assronotlar çok düşük güçlü el telsizleriyle dünya ile konuşabiliyorlar.
731 sağlıcakla Hüsnü Köktürk
